BARTIN (AA) Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Türk yargısının kara propagandalarla karalanmasına asla müsaade etmeyeceklerini belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, hukuk devletinden uzaklaştığını söyleyenler ama bir taraftan da sırtını teröre rastlayanlara, sırtını PYD'ye, PKK'ya yaslayanlara, sırt sırta olanlara bu ülke, bu millet hiçbir zaman müsaade etmez. Bunu böyle bilelim." dedi.
Bakan Tunç, Bartın Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti 8. Olağan Merkez İlçe Kongresi'nde yaptığı konuşmada, ülkenin yüksek standartlı demokrasiye kavuşması için çok çalıştıklarını, reformlar yaptıklarını söyledi.
AK Parti'nin, bir yandan adaleti diğer yandan kalkınmayı savunduğuna işaret eden Tunç, "İkisi birden olacak diyoruz. Bunun için yola çıktık. Güvenilir, hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen ve öngörülebilir bir adalet sistemi noktasında çok mesafeler aldık. 15 Temmuz hain darbe kalkışmasında eğer hukukun üstünlüğünü esas alan yargı sistemini tesis etmeseydik, geçmişte 367 krizlerini çıkaran yargı sistemi, geçmişte 12 Eylül'lerde darbecilerin yanında duran yargı sistemi, 28 Şubat'larda darbeciler karşısında cübbelerini yerlere seren, onların karşısında 'hazır ol'da duran yargı sistemi, 27 Mayıs'ta Adnan Menderes'leri, bakanları idama mahkum eden yargı sistemi eğer ülkemizde hakim olsaydı 15 Temmuz'da bu milletin darbecilere karşı başarılı olabilmesi mümkün olabilir miydi?" diye konuştu.
Tunç, "vesayetçi anlayışın, Yassıada yargısını özleyenlerin, geçmişte yargıyı kendilerine arka bahçe yapanların" bugün yargının, milletin yargısı olduğunu hazmedemedikleri için her gün adalete, hukuka yönelik saldırıda bulunduklarını anlattı.
"170 gazeteciyi şehit eden İsrail'i Türkiye'nin önünde gösteriyorlar"
"Türkiye'nin hukuk güvenliği endeksinde ta aşağı sıralarda olduğunu söylemek saçmalık. Bunu devamlı tekrar ediyorlar." diyen Tunç, söz konusu listenin, eski ABD Barolar Birliği Başkanı'nın kurduğu dernek tarafından yapıldığını, bağış yapanın ön sıralarda yer aldığı bu kurumun çalışmasının, bilimsel kriterlerden uzak, Türkiye gerçekleriyle hiç uyuşmayan ve Türkiye'de muhalif birkaç kişiden görüş alarak yapıldığını aktardı.
Bakan Tunç, Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'nde, Gazze'de daha geçen 1 yılda 170 gazeteciyi şehit eden, öldüren İsrail'i basın özgürlüğünde Türkiye'nin önünde gösterdiklerine dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Böyle bir endekse güvenilir mi? Bunlar tamamen kara propaganda. Ülkemiz için yapılan kara propaganda ve bu kara propagandanın, bu güvenilmeyen saçma sapan endekslerin sözcülüğünü de maalesef muhalefet partileri burada yapmanın gayreti içerisinde. Biz yargımızın karalanmasına kesinlikle müsaade etmeyiz. 25 bin hakim ve savcımız gece gündüz büyük gayret içerisinde milletimizin yargı hizmetlerinden en adil bir şekilde yararlanması için çalışıyor. İçerisinde elbette ki hatalı kararlar veren olabilir ama bunun düzeltilme mekanizması istinafı, temyizi, itirazı mümkün ve kendi içerisinde bunlar gerçekleşir. Dolayısıyla bu kasıtlı, Türkiye'nin hak etmediği propagandaya karşı uyanık olmamız lazım. Ülkemizde hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen ve öngörülebilir adalet sistemi konusunda aldığımız mesafeyi daha ileriye taşıyacak Yargı Reformu Strateji Belgemizi de önümüzdeki günlerde Sayın Cumhurbaşkanımız açıklayacak. Özellikle toplumu huzursuz eden suç ve suçluyla mücadeledeki kararlılığı ortaya koyan yeni düzenlemeleri de inşallah hayata geçireceğiz."
AK Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz, AK Parti İl Başkanı Yaşar Arslan'ın da konuşma yaptığı kongrede tek listeyle girilen seçimde mevcut başkan Muhammet Kızılayoğlu, güven tazeledi.
"Tarafsız ve bağımsız yargı, maddi gerekçe neyse ona göre karar verir"
Daha sonra Amasra ilçesindeki bir otelde düzenlenen AK Parti 8'inci Olağan İlçe Kongresi'ne katılan Tunç, burada yaptığı konuşmada, bazı odakların İstanbul ve ülkenin dört bir yanında yapılan yatırımları Gezi olaylarına gerekçe göstererek karşı çıktığını, dertlerinin ağaç olmadığını anlattı.
Gezi olaylarındaki mahkumiyetlere ilişkin eleştirilere de değinen Tunç, şunları kaydetti:
"Tarafsız ve bağımsız yargı, elbette ki maddi gerekçe neyse ona göre karar verir. Kesinleşmiş bir hüküm var. Ee, Batı böyle istiyor. Tamam da kardeşim. Türk yargısı tarafsız ve bağımsız. Dosyadaki delillere göre de ilk derecesi, istinaf, Yargıtay'ı karar vermiş. Burada öldürülenler var, şehit edilen polisler var. Taşlanan dükkanlar, sokakları ateşe vermek isteyenler var. Bir hukuk devletinde şiddete yer var mı? Hukukta, adalette şiddete yer olur mu? Hukuk devletinin olduğu yerde dükkan taşlamak serbest mi? Polise taş atmak, basın araçlarını taşlamak, terörist ele başlarının posterlerini binalara asmak hukuk devletinde mümkün olabilir mi? Kendisine hukuk devletiyim diyen Batı ülkeleri buna müsaade eder mi, ediyor mu?
Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devletidir. Hukuk devletinde şiddete, teröre yer yoktur. Hukuk devletinde şiddet çağrısı Türk Ceza Kanunu'na göre, evrensel hukuka göre de suçtur. Hukuk devleti, şiddet çağrısına eğer müsaade ederse, orası hukuk devleti değildir. İşte, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, hukuk devletinden uzaklaştığını söyleyenler ama bir taraftan da sırtını teröre rastlayanlara, sırtını PYD'ye, PKK'ya yaslayanlara, sırt sırta olanlara bu ülke, bu millet hiçbir zaman müsaade etmez. Bunu böyle bilelim."
Tek listeyle gidilen seçimde mevcut başkan Akın Gayret, ilçe başkanlığına yeniden seçildi.
Kongrelere, AK Parti Zonguldak Milletvekili Ahmet Çolakoğlu, AK Parti Zonguldak İl Başkanı Mustafa Çağlayan, Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır ve partililer katıldı.
Yorum Yazın